×
Polonya'nın Fatihleri
 3.09.2016 23:32:42
  SORGUN GENÇLİK DERNEĞİ
 1933 kez okundu

Yozgat’ın Sorgun İlçesi’nden gençlerin Avrupa Birliği projeleri ile dünyaya açılmasını sağlayan ‘Sorgun Gençlik Derneği (SORGED), Türkiye’nin tanıtım kapısı oldu. Türk gençliği bu projelerle dünyayı tanırken, dünya da Türkiye’yi tanıdı.

Sorgun Gençlik Derneği (SORGED), hazırladığı çok sayıda uluslar arası projelerle Yozgat gençliğini sınırların ötesine taşıyor. Dünyanın pek çok ülkesine Yozgatlı gençleri çok sayıda aktiviteye dahil eden dernek, aynı şekilde farklı ülkelerden çok sayıda genci Yozgat’a getirmeyi başardı. 

SORGED Yönetim Kurulu Başkanı Halil Uğuz, dernek olarak ortak oldukları Polonya Ulusal Ajansı tarafından finanse edilen Erasmus+ KA1 Gençlik Değişimleri Programı kapsamında "Take me as I am" isimli proje kapsamında 31 Temmuz - 08 Ağustos 2016 tarihleri arasında gençlerin Polonya’da çeşitli programlara katıldığını söyledi. 

Uğuz, projeyle Polonya, Türkiye, Çek Cumhuriyeti ve Bulgaristan olmak üzere 4 ülkeden 40 kişi katıldı.

Yozgat’tan derneği temsilen toplamda 10 gencin katıldığını kaydeden Uğuz, projenin amacı hakkında bilgi verdi. 

Uğuz, şunları söyledi: “Farklı kültürlerden gelen katılımcıların çözümler için diyalog kurmak ve birlikte çalışmak, Kültürlerarası diyalog, ırkçılık ve günümüzün İslamofobi ye karşı çözümler aramaktı. 10 arkadaşımız projeye katılarak bu konularda farklı çalışmalar ve aktiviteler yaptılar” dedi. 

Son bir yılda farklı ülkelere derneği temsilen toplamda 46 genç farklı projelere katıldığını ifade eden Uğuz, “Yine Kasım ayında 3 arkadaşımız Avusturya ülkesine gidecek. Ülkemizin en önemli sorunlarından biri olan hatta Yozgat’ta da gittikçe sayıları artan Suriyeli mültecilerin sorunları ele alınacak. Bu projeye başvurular devam etmektedir. Gazetenizin aracılıyla Yozgatlı gençleri bu projeye başvurmaları için çağrıda bulunuyorum. Başvuruyu web sitemiz www.sorged.org adresinden yapabilirler” diye konuştu. 

Projeye katılan gençlerden Berkay Kayhan, grup lideri olarak katıldığı proje kapsamında Bulgaristan, Çek Cumhuriyeti, Polonya gibi ülkelerin kültürlerini yakından tanıma fırsatı bulduklarını kaydetti. 

Aynı zamanda projenin yapıldığı Zakopane'ye giderken 2 farklı ülke ve 4 farklı şehir gördüklerini kaydeden Kayhan; 

“Gündemde olan konulardan dolayı katılımcıların en çok merak ettiği ülke olduk tabii ki.. Türkiye'de yaşanan terör olayları ve Müslümanlar en çok sorulan sorulardandı. 

Projenin başlığı "Take me as I  m" yani tolerans. Katılımcılar farklı ülke ve kültürlerden gelenlere olaylar ve fikirler hakkındaki düşüncelerini soruyorlar ve bu olaylar hakkında düşünme şekillerini öğreniyorlar. Kendi fikirlerinden ne kadar farklı olursa olsun saygı duyuyorlar. Özetlemek gerekirse "yaşadığı kültür insanın evrensel olaylara bakış açısını değiştirir mi?" sorusunun cevabını aradık.

Türk gecesi yaparak Türkiye hakkında hazırladığımız slâytlarla bilgi vererek akabinde Türkiye'den getirdiğimiz çiğ köfte, kayseri mantısı, lokum, cezerye, kına Türk kahvesi, leblebi, Türk çayı gibi kültürel öğelerimizi sunduk. Göbeğini tutup "komşuu, bayram bayram!" diyenleri, bana telefonunu getirip çiğ köftenin adını yazdırıp bunu Çek Cumhuriyetinde nerde bulabilirim diyenleri, kınayı yiyecek zannedip yemeye çalışanları gördüm..

Bu benim katıldığım ikinci projeydi, bir kez daha memnun kalarak döndüm. 

Bu tür projeler Türkiye'yi dünyaya anlatmak ve islamofobiyi ve önyargıları kırmak açısından gerçekten güçlü projeler. Yabancı basında yanlış anlatılan Türkiye algısını kırmak için bir fırsat. Umarım bu fırsatı iyi değerlendirmişizdir.

Projeye ortaklık için adım atmaktan neler yapılacağından katılımcıların uçak biletlerinden vizelerinden her türlü problemine kadar yanımızda olan SORGED başkanı Halil Uğuz olmakla birlikte tüm ekip arkadaşlarıma teşekkür ederim” diye konuştu. 

Melike Özyurt isimli proje katılımcısı genç de Erciyes Üniversitesi İngiliz Dili ve Edebiyatı öğrencisi olduğunu belirterek; “Bu yıl hazırlığı yeni geçmiştim. 1 yılın sonunda ciddi bir ilerleme gösterdiğimi düşünüyordum ama kendimi daha çok geliştirmem ve sosyal olmam lazımdı. Ve Çocukluğumdan bu yana yurt dışına çıkmayı çok istiyordum. Yurt dışına çıkabilmek ve farklı kültürdeki insanları tanıyabilmek için İngilizceye merakım sürekli artmaya başlamıştı” dedi. 

 

Özyurt, şunları söyledi: 

“Araştırma yaparken bir arkadaşımdan Sorgun’da gençlik alanında farklı çalışmalar yapan Sorgun Gençlik Derneğini duydum ve takip etmeye başladım. Derneğin faaliyetlerini takip ederken bu projeyi gördüm çok heyecanlandım ve büyük bir hevesle başvuru yaptım. Sorgunda böyle bir fırsatı yakalamak gerçekten benim için çok büyük bir şanstı.

Biraz projeden bahsetmek istiyorum her katılımcı kendi ülkesinin durumunu, kültürünü, dinini ve sosyal yapısını ve her akşam bir ülke kültür gecesi düzenleyerek kültürünü tanıttı. Her ülke örflerini adetlerini, dillerini ve dinlerini tanıttı. 

Bizde bütün ekip olarak en ince ayrıntısına kadar ülkemizi ve kültürümüzü anlatmaya çalıştık. Özellikle yiyeceklerimiz çok ilgi gördü ve birçok kişi tariflerini bile istedi. Bu tarz projelerin ülkemizi daha iyi tanıtma ve kalıplaşmış olan önyargıları kırma konusunda sağladığı avantajlar inkâr edilemez.

Bizde gerek ülkemizi, gerek kültürümüzü, gerekse dinimizi doğru şekilde anlattığımızı düşünüyorum.

Cümlelerimi bitirirken bu Projenin bana olan o kadar çok etkisi oldu ki. Kendimi daha iyi tanıma ve tanıtma şansını yakalamış oldum ve özgüvenim açısından ciddi ölçüde faydası oldu. 

Özgüvenin yanı sıra birçok farklı kişiyle tanışmış oldum aralarında şuan bile görüşmeyi sürdürdüğüm kişiler var ve onlardan olumlu yönden tepkiler aldığımda gerçekten bir şeyleri başardığımızı fark ediyorum.”


Proje katılımcısı Murat Aceci de şunları söyledi: 

“Projenin Polonya da ki ortağı bizi projenin gerçekleşeceği yerde bekliyordu. Bir şekilde oraya ulaştık ve odalarımıza yerleşip katılımcılarla tanışmak için toplandık sıcak samimi birçok insan tanıdım. Kültürler ve yanlış yargılarla karşılaştım bunları yıkmak doğruları göstermek için uğraştım. 

Bu projeler sayesinde çok fazla yanlış yargının yıkılacağına inanıyorum etkileşim oturduğumuz yerden bir şeyler değiştiremeyiz eğer bunu istiyorsak harekete geçmemiz gerekiyor. 

Bu projeler gençler için çok önemli ülkemiz için çok önemli yanlışları düzeltmek, gelişmek ve geliştirmek çok önemli. Her projede fark ettiğim bir diğer gerçek ise gelişmek, İngilizce olsun insanlarla ilişkiler, kültürler her anlamda insanlara büyük katkılar sağlıyor. Farkında olarak ya da olmayarak bu gerçekleşiyor.

İlk projelerimde fazla katılım sağlayamazdım şuan ise aksini görüyorum çok fazla yararını gördüğüm projelerde hem ülkemde hem de yurtdışında katılımlarıma devam ederek kendimi geliştirmeye ve kültürümüzü insanımızı tanıtma devam edeceğim. 

Bu projede elimden geldiğinin en iyisini yaparak projede üzerime düşen görevi tamamladım. Güzel ve faydalı bir haftanın ardından çok fazla şeye sahip olarak oradan ayrıldık ve ülkemize döndük.”

 
 
 
Habere ulaşmak için lütfen tıklayınız...
Copyright 2021 © Tüm Hakları Saklıdır. Web tasarım Medyatör